Çiniler

0
64

İznik Çinisi’nin çamurunun Anadolu’nun dört bir tarafından, desenlerinin de Topkapı Sara; Nakkaşhanesi’nden geldiği rivayet olunur. Çiniler, daha sonra samur fırçalarla boyanıp, İstanbul’a gönderilirdi…

Çini, sanatı Mezopotamya’daki Sümer Uygarlığı’nda pişmiş topraktan üretilen araç ve gereçlerin bir yüzünün sırlanarak kullanılması tekniği ile başlamış. Uygur Türkleri’nin tapınaklarında ve evlerinde çini levhalar kullanıldığını bölgede yapılan kazılardan öğreniyoruz. Çini’nin Anadolu’da ilk ortaya çıkışı ise, Selçuklular zamanına rastlar. Selçuklular, çiniyi daha çok kervansaraylar, camiler, saray ve türbeler gibi mimari yapılarda kullanarak seyrine doyum olmayan eserler bırakmışlar. Bu yapılarda mozaik sırlı tuğladan tutun da tek renkli sıralı çini, kabartmalı, yaldızlı ve sır atlı çiniye dek tüm çeşitler, gözler önüne serilmiş. Anadolu Selçuklu Devleti’nin dağılmasından sonra ise bu geleneği sürdürmek Anadolu’da kurulan diğer beyliklere kalmış. Osmanlı İmparatorluğu zamanında Çini Sanatı gelişmeye başlayıp en gözde zamanını bu devirde yaşamış…

Uç kıtanın rengi, çiniler…

Bizanslılar’dan beri seramik sanatının icra edildiği İznik, çini sanatına yıllarca ev sahipliği yaptı. Dönemin önemli ticaret yollarının kesiştiği İznik çevresinde çiniye asıl formunu veren hammaddeler yoğun olarak bulunu-yordu. İznik’te üretimine başlanmadan önce; dini yapılarda kullanılan çiniler, ustalar tarafından inşaat alanı yakınlarında kurulan atölyelerde üretiliyordu. Eski zamanlarda; iznik’in çinisinin çamurunun Anadolu’nun dört bir yanından, odununun Uludağ’dan, boyasının üç kıtadan, desenlerinin de Topkapı Sarayı Nakkaşhane’sinden geldiği, samur fırçalarla boyandıktan sonra İstanbul’a yollandığı rivayet olunur. Öylesine ünlenmiş ki Osmanlı Döneminde İznik Çinileri, Türk boyunduruğu altındaki Rodos Adası’na bile ihraç edilir olmuş. Osmanlı’da mimari yapılarda kullanılan çinilerin yanı sıra, kap kacak olarak kullanılan “evani” adı verilen bir çini çeşidi de yaygınmış. Maalesef günümüze evani çinilerinden hiçbir örnek kalmamış zira yapılan evaniler ya yurtdışına sipariş olarak gönderilmiş, elde kalanlar da kullanılırken kırılıp döküldüğünden bugün elimizde yok denecek kadar az kalitede evani çinileri kalmış private istanbul tour.

Doğanın aynası motifler

17. yy’da İznik’i ziyaret eden Evliya Çelebi burada do kuz mahallenin çini sanatıyla uğraştığını ve 300’den fazla atölyenin bulunduğunu seyahat name sinde belirtmiş. İznik’te çinicilikle meşgul olan esnaf, bir lonca halinde teşkilatlanmıştı. Bunların başlarında bulunan Kaşicibaşı; (Kaşi, Türkmence’de çini anlamına gelir) Osmanlı padişahlarının yaptıracakları eserler için lüzumlu olan çiniyi İznik Valisi’ne bir emir göndererek ısmarladı. Kaşicibaşı, ustaları toplar ve aralarında iş bölümü yaparak siparişlerin zamanında yetişmesini sağlardı. İznik Çinileri’nin koyu mavi, turkuaz, yeşil renkleri; yakut, malakit, firuze ve lapis lazuli taşlarının o güzel renklerinden esinlenerek katılmıştır büyülü dünyaya. Motiflerde ise; doğayı konu alan insan, kuş, balık, tavşan, lale gibi figür süslemeler kullanılır Dünyanın ilk güzellik yarışması.

İznik Çinisi’nin o muhteşem kırmızısının ise lale motifi için yaratıldığı halk arasında söylene gelir. Zaten lale sözcüğünün Farsça kırmızı anlamına gelen “lal” sözcüğünden türediği düşünülürse buna pek şaşmamak gerek. 16. yy’ın ilk yarısında; beyaz zemin üzerine çiçek motifleri, rumiler, palmetler, mavi, lacivert ve sarı renklerde işlenirken, yüzyılın ikinci yarısında renk ve motiflerdeki değişim sonucunda büyük bir zenginlik ve daha kaliteli eserler üretilir ol-muş. Beyaz zemin üzerinde natüralist çiçek ve yaprak, şakayık, lale, sümbül, karanfil, gül, erik ve nar çiçeği motifleri itina ile işlenirken, sırlar parlak ve çok temizdir. Gördüğümüz zeytin, üzüm, bahar dalları, karanfil, gül ve lale motifleri, yörenin flora ve faunasını yansıtmakla birlikte cennet bahçesini de temsil ettiği söyleniyor. Geometrik örgülü düzenlemeler ise kişi ile tanrı arasındaki ilişkiyi ve semavi kuralların bir ifade biçimi olarak karşımıza çıkıyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz